Bebek sahibi olamayan çiftler, kendini toplumdan soyutlanmış hissetmekle beraber çevre, aile ve arkadaş baskısından dolayı ruhsal sıkıntılar yaşamaktadır. Öyle ki çocuk görüntülerine veya arkadaşının bebeğinin doğmasına bile, büyük bir üzüntü ile yaklaşan çiftler vardır. Tüp Bebek ve Psikoloji bu yüzden çok önemlidir.
Aynı zamanda çocuk sahibi olamama, çiftler arasında, tartışmalara kırgınlıklara ve kavgalara yol açabilmektedir. Onlar için cinsel hayat, çok sıradan ve mekanik bir hale gelebilir. Bu durumda kişilerin birbirine olan isteği azalabilir. Sonuçta da çiftler birbirlerinden cinsel olarak da soğuyabilirler.İlerleyen zamanla beraber yetersizlik, başarısızlık ve mutsuzluk hislerine rastlanabilir, çiftlerde depresyon ve sıkıntı halleri artar.
Çiftler için tüp bebek tedavisine karar vermek, önemli bir başlangıçtır. Eşlerin birlikte yola çıktıkları bu süreç evlilikleri için de önemli bir imtihandır. Tüp bebek tedavisindeki olumsuzluklar sonucunda yaşanan hayal kırıklıkları, suçluluk duyguları problemi ortadan kaldırmaz.Bunun yerine evlilik için oldukça zor bir süreç yaratır.
Tedavi sırasında ve sonrasında eşlerde bir takım psikolojik durumlar ortaya çıkabilmektedir. Yani kişi bebek sahip olamayacağını öğrendiği zaman, yaşamı anlamsızlaşmakta, çaresizlik, suçluluk ,başarısızlık, ve yalnızlık duyguları ortaya çıkabilmektedir. Bunların sonucunda dışarı çıkmama, kimseyle görüşmek istememe, eşle şiddetli tartışmalara girme, cinsellikte problemler yaşama, içe kapanma belirtileri gibi depresyon ve bir takım kaygı bozuklukları görülebilir.
Tedavi boyunca çiftlerin birbirleri için sağlamış oldukları psikolojik ve duygusal destek ne kadar güçlü olursa, başarısız sonuçlanan tedavi sonrasında psikolojik olumsuzluklarla karşılaşma olasılığı o kadar azalır.
